İçindekiler
Matematik Nedir?- Geçmişten Günümüze Matematik Tarihi
Matematik nedir? Bu soruyu cevaplamak aslında pekte kolay değil. İşin içine girdikçe genişleyen matematiği anlamlandırabilmek ve tarihini incelemek istediğinizde tarih öncesi çağlara kadar gitmeniz gerekiyor. Temelde bir dil olarak kabul gören matematik, insan için ister istemez daha fazlası olduğu ve olması gerektiği anlamına geliyor. Çünkü bu bilim dalı veya disiplini tüm insanlık açısından öğrenilmesi en güç ve zor olan bilim dalı olarak görülüyor. Bu yüzden matematiğe birazda korkarak yaklaşıyoruz.
Tüm bunlara rağmen isteseniz de istemesenizde matematik her yerde. Görebileceğiniz veya göremeyeceğiniz veya gördüğünüzü sandığınız her alanda matematik vardır. İsterseniz bir ormana dalıp çiçeklerin ve ağaçların kokusunun keyfini çıkarmayı planlayın, eğer dikkatli bakarsanız etrafınızdaki her şeyin içerisinde birazda olsa matematiği bulabilirsiniz.
İşin özü matematik, evreni anlamlandırabilmek, anlatmak veya anlayabilmek için kullandığımız evrensel bir dildir. Matematikle birlikte etrafımızdaki olayları kesin bir yöntem ile kanıtlayabiliyor ve geleceği tahmin edebiliyoruz.
Galileo’nun muhteşem bir sözüyle olayı biraz daha basitleştirelim;
Evren dediğimiz kitap, yazıldığı dil ve harfler öğrenilmedikçe anlaşılamaz. Matematik dilinde yazılmış bu kitapta harfler üçgen, daire ve diğer geometrik şekillerdir. Bu dil ve harfleri öğrenmedikçe kitabın tek bir sözcüğünü bile anlayamaz, karanlık bir labirentte dolanıp dururuz.
Galileo Galilei
İnsanlığın Serüveni adlı kategoride günümüzde ve geçmişte var olan bilim dallarının ve çeşitli alanlardaki yapılan çalışmaların geçmişten günümüze kronolojik bir şekilde işleyerek gerekli konu ve konular hakkında bilgi deposu oluşturmayı amaçlıyoruz.
Bu serüven kronolojik bir sıraya ve bu alan hakkında yapılan neredeyse tüm çalışmaları içereceği için konu biraz uzun olacaktır. Gözden kaçmış konu ve şahsiyetler bulunabilir bunun için konu altına yorum yapmayı unutmayınız.
Giriş
Matematik Tarihi adlı hikayemizde pek çok alana ve şahsiyete değineceğiz. Neredeyse her bölüm kendi kategorisi altında detaylı bir şekilde işlenecektir. Bu yazıda ise çok derine inmeden matematik alanında çalışma yapan uygarlık ve önemli bilim insanlarından bahsedilecektir.
Tarihe uzanamadan önce matematiğin ne olduğunu, ne işe yaradığını dair ufak bir açıklamada bulunalım.
Matematik Nedir?
Matematiğin evreni anlamak için kullanılan bir dil olduğundan bahsetmiştik peki ama temel bir kapsamı var mıdır bu matematiğin? Bu konu çeşitli tartışmalar içerisindedir. Matematiğin belirli bir kapsayıcı konu veya bir limiti olmadığı bilim adamlarınca tam olarak netleştirilemiyor. Çünkü matematik her yerde, hem de kelimenin tam anlamıyla her yerde.
Matematik alanındaki yazılı dönemdeki ilk çalışmaların günlük hayattaki zorunluluklar üzerine çıktığını biliyoruz. Bunu öğrenmek adına Antik Mısır’a uzun bir yolculuk yapacağız. Ardından diğer İnsanlığın Serüveni yazılarında olduğu gibi Mezopotamya’dan çıkıp önce batıya Antik Yunanistan’a ara sıra Çin ve Hindistan’a ardından İslam Coğrafyasına kadar ilerleyeceğiz. Her zaman olduğu gibi bilimin el değiştirmesiyle birlikte tekrar batıya doğru ilerleyeceğiz.
Yazılı Tarih Öncesinde Matematik Nedir?
Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki yazılı tarih öncesinde bulunan çeşitli buluntuların ne amaçla kullanıldığı günümüzde dahi tam olarak anlaşılamamıştır. O yüzden bu keşifleri tam olarak matematik alanına adamak mantıksız olacaktır. Fakat bilim adamlarının düşüncelerine göre bulunan bazı materyaller MÖ 20.000 yıllarında insanlığın matematik ile ilgili çalışmalarını gözler önüne seriyor.
MÖ 33.000 – Lebombo Kemiği
MÖ 33.000 yılına tarihlenen Güney Afrika’da bulunan Lebombo Kemiğinin üzerindeki çizgilerin ay döngüsünü hesaplamak adına kullanıldığını öne süren bazı bilim insanları bulunmaktadır. Lebombo Kemiği üzerindeki çizgilerin ayın döngüsünü hesaplamak adına kullanıldığını öne süren tarihçiler buna dair net bir kanıt bulamamıştır.
Daha öncede söylediğimiz gibi yazılı tarih öncesi yapılan keşiflerin ne işe yaradığı ve ne amaçla kullanıldığı tam olarak belirlenememiştir.
MÖ 23.000 – İşango Kemiği
MÖ 23.000 yılına tarihlenen Lebombo Kemiği benzeri bir diğer keşif ise İşango Kemiğidir. 1950 yılında Afrika’da bulunan kemiğin üzerindeki çizgilerin ay takvimi olduğunu düşünen bazı araştırmacılar vardır. Tabi buda Lebombo Kemiği gibi net olarak ne işe yaradığı ve hangi amaçla kullanıldığı tam olarak kesinleştirilememiştir.
İnsanlığın En Eski Medeniyeti Sümerlerde Matematik
Diğer serüvenlerde olduğu gibi tarih öncesinden sonra uğrayacağımız ilk durak Sümerlerdir. MÖ 4000-2000 yılları arasında hüküm süren Sümerler yazılı matematiğin en eski kanıtlarına sahiptir. Vergi, ticaret ve diğer birçok işlem için matematiği kullanmışlardır. Dört işlem, dairenin alanı gibi temelde basit fakat o dönemlerde oldukça işlevi olan matematiğin ilk kalıntıları Sümer’de bulunmaktadır.
En başta söylediğimiz gibi gündelik ihtiyaçları karşılamak adına yapılan matematik çalışmaları devlet işleyişine katkı sağlayarak daha adaletli bir yönetim sağlamıştır. Aynı zamanda ticaretin gelişmesiyle matematik ticaret alanında vazgeçilmez bir disiplin olmuştur.
Bir yılı 360, ayı 30 gün olarak hesaplamışlar ve güneş saatini icat etmişlerdir.
Antik Mısır’da Matematik
Antik Mısırlılar matematik konusunda zorunlu olacak bir şekilde ilerlemişlerdir. Nil Nehrinin hemen yanına kurulan bu medeniyet Nil Nehrinin taşmasıyla baş edebilmek adına nehrin yılda kaç kez taştığını ve ne zaman taşacağını hesaplayabilmek için matematiği kullanmışlardır. Bütün tarımını Nil Nehrinin taşmasına göre hesaplayarak tarımda verimliliği artırmışlardır.
Aynı zamanda Antik Mısır’ın matematiği sadece bu alanda kullanmadığını bu konuda çok daha üstün olduklarını yazılı kanıtlardan biliyoruz.
Rhind Papirüsü
Antik Mısır’ın en eski yazılı matematik koleksiyonu olan MÖ 1550 yılların tarihlenen Rhind Papirüsü içerisinde aritmetik ve cebir işlemlerini barındırıyordu. 21 aritmetik ve 20 cebirsel problemden oluşan papirüste bu problemlerin nasıl çözüleceği konusuna ışık tutuluyordu. Günümüzdeki yaprak testlere benzeyen papirüste problemler ile birlikte problemlerin nasıl çözülmesi gerektiği de anlatılmaktadır.
Araştırmacılar Rhind Papirüsünün MÖ 2000 yıllarına Orta Hanedanlık dönemlerindeki başka bir papirüsün kopyası olduğunu düşünüyor.
Moskova Papirüsü
Rhind Papirüsünün ardılısı olan Moskova Papirüsü MÖ 1850 yıllarına tarihlendirilmektedir. Temelde Rhind Papirüsü ile aynı özellikleri barındıran Moskova Papirüsü daha az ayrıntı içerir. İçerisinde gemi, geometri, baku, pefsu ve aha gibi problemleri içerir.
İçerisinde basit kesirli problemlerin bulundu Moskova Papirüsü çoğunlukla tarım ve hasat ile ilgili olan pefsu problemlerini içererek çözümlerini ister.
Berlin Papirüsü
MÖ 1800’lere tarihlendirilen bu papirüste günümüze gelebilen kısımlarda sadece 2 adet problem bulunmaktadır. Berlin Papirüsünde bulunan problemler Antik Mısırlıların, Pisagor’dan çok daha önce Pisagor teoremini bildiklerini gösterir nitelikte.
Antik Babil’de Matematik
Sümer sonrası MÖ 1865-539 arası hüküm süren Babil, matematik alanında oldukça ilerlemiştir. Babil hakkında şuana kadar keşfedilen 400’ten fazla matematiksel alanda yazılmış kil tablet bulunur. Diğer antik medeniyetlerden çok daha fazla bilgi sahibiyiz Babil hakkında.
Matematiği 60’lık sayı sistemine dayandıran Babil uygarlığı yılı 360 gün, ayı 30 gün, günü 24 saat, saati 60 dakika, 1 dakikayı da 60 saniye olarak baz alıyordu. Ayrıca bir dairenin yarı çapını 360 olarak alıyorlardı. Babil aynı zamanda ondalık sistem benzeri sol tarafa yazılan sayıların daha büyük değer aldığını içeren bir basamak-değeri sistemini keşfetmişti.
İlerleyen dönemlerde Babil, sıfır işaretini yer tutucu olarak kullanıyordu, fakat sadece yer tutucu olarak atadıkları sıfırı hiçbir zaman basamak değeri olarak almadılar. Çeşitli kesir, cebir, ikinci dereceden denklemler ve kübik denklemlerin problemlerini ve bunların çözümü içeren kil tabletler bulunmuştur.
Babil’in Astronomi alanına katkıları hakkında daha fazla bilgi edinmek için tıklayın.
Antik Yunanistan Çağı
Yakında eklenilecek konular ile matematik tarihinin devamlılığı sağlanacaktır.
1 Yorum
I’ve read a few good stuff here. Definitely worth bookmarking for revisiting. I surprise how much effort you put to create such a wonderful informative website.