İçindekiler
Astronomi Nedir? Astronominin Tarihi Hikayesi
Astronomi kadim bir bilim dalıdır, geçmişten günümüze hatta tarih öncesi yıllarda bile varlığını gösteren neredeyse en eski bilim dallarından birisidir. İnsanlar sürekli olarak gökyüzüne bakıp gördükleri gök cisimlerinin ne anlama geldiğini anlamak konusunda tarihin her döneminde oldukça yoğun bir çaba içerisindeydi.
Mezopotamya’dan, Antik Yunan’a, Maya ve Aztek İmparatorluğuna, İslam Dünyasına, Rönesans’a ardından günümüze dek astronomi bu medeniyet ve medeniyetlerce benimsendi ve hepsi gördükleri gök cisimleri hakkında kendi çalışmalarını yaptı. Sümer ve Babil gibi uygarlıklar astronomi biliminin temelini atmış olsa da bu hikayeyi anlamak için daha eski yıllara, tarih öncesi zamana gitmemiz gerekiyor.
İnsanlığın Serüveni adlı kategoride günümüzde ve geçmişte var olan bilim dallarının ve çeşitli alanlardaki yapılan çalışmaların geçmişten günümüze kronolojik bir şekilde işleyerek gerekli konu ve konular hakkında bilgi deposu oluşturmayı amaçlıyoruz.
Bu serüven kronolojik bir sıraya ve bu alan hakkında yapılan neredeyse tüm çalışmaları içereceği için konu biraz uzun olacaktır. Gözden kaçmış konu ve şahsiyetler bulunabilir bunun için konu altına yorum yapmayı unutmayınız.
Giriş
Astronomi Nedir? Adlı hikayemizde pek çok alana ve şahsiyete değineceğiz. Neredeyse her bölüm kendi kategorisi altında detaylı bir şekilde işlenecektir. Bu yazıda ise çok derine inmeden astronomi alanında çalışma yapan uygarlık ve önemli bilim insanlarından bahsedilecektir.
Tarihe uzanamadan önce astronominin ne olduğunu, ne işe yaradığını dair ufak bir açıklamada bulunalım.
Astronomi Nedir?
Astronomi dünya dışında bulunan yıldızları, gezegenleri kısacası evreni inceleyen bilim dalıdır. Astronomi terimi Antik Yunancadan gelir. Yunancada astron ve nomos kelimelerinden türetilerek yıldızların yasası anlamına gelir. Dünya dışı gördüğümüz her olayı inceleyen bilim dalı çok eski tarihlerde dahi kullanılan ve çalışmalar yapılan bilim dalıdır. Sümer uygarlığı tarafından temeli atılan astronominin pek çok alt dalı vardır.
Astronominin Alt Dalları ;
- Arkeastronomi : Geçmişte astronomi adına yapılan çalışmaların ne amaçla yapıldığını inceleyen alt bilim dalı.
- Astromatematik : Gök cisimleri hakkında yörünge, uzaklık ve çeşitli matematiksel olayları inceleyen alt bilim dalı.
- Astrofizik : Gök cisimlerinin yaydığı elektro-manyetik alanı ve Gök cisimlerinde görülen madde-ışınım gibi konuları inceleyen alt bilim dalı.
- Astrokimya : Gök cisimlerinin kimyasal yapılarını inceleyen alt bilim dalı.
- Astrobiyoloji : Evrendeki yaşam formlarının gelişimini ve yapısın inceleyen alt bilim dalı.
- Astrojeoloji : Gök cisimlerinin yapılarını ve oluşumlarını inceleyen alt bilim dalıdır.
Göbekli Tepe Dünyadaki İlk Gözlemevi Olabilir mi?
Hikayemiz günümüzden 12.000 yıl öncesinden başlıyor, fakat bu konunun kesin bir kanıtı olmamakla birlikte bazı araştırmacılar ve tarihçiler tarafından Göbekli Tepe’nin dünyanın ilk gözlemevi olduğu konusu çeşitli teori ve iddialar ile savunuluyor. Göbekli Tepe, Türkiye sınırları içerisinde bulunan dünyanın en eski yerleşim yeridir. Kazıların başlaması ve tarihlendirme sürecinin ardından Göbekli Tepe pek çok teorinin malzemesi oldu. Göbekli Tepe hakkında çok fazla soru ve teori ortaya atılsa da günümüzde bunlar popülerliğini yitirmiş ve doğrulunu kaybetmiştir.
Ama bazı tarihçiler buranın bir gözlemevi olduğuna dair ilginç söylemlerde bulundu. Gözlemevi olarak kullanılmasının 2 temel nedeni olduğunu söyleyen tarihçiler bunu şöyle açıklıyor;
- Göbekli Tepe’nin konumu geceleri Sirius Yıldızı ile aynı hizada. Bu iddianın Göbekli Tepe’de kazı yapan ekipler tarafından doğru olmadığı söyleniyor. Arkeologlar, Göbekli Tepe’de bulunan sütunların ilk yapıldığı tarihten itibaren sonraki yerleşimcileri tarafından yerinin değiştirildiğini ve yapıyla oynanıldığını söylüyor. Kazı ekibine göre eğer böyle bir eşleşme var olsa bile bunun Göbekli Tepe’yi ilk yapanlar tarafından değil sonraki dönemlerde Göbekli Tepeyi kullanan insanlar tarafından sütunların hareket ettirilerek yapıldığı yönünde.
- Göbekli Tepe’de bulunan oymalar bir kuyruklu yıldızın kayıt altına alındığına dair çeşitli teorilere sebep oldu. Buna göre orada yaşayan halk çeşitli astronomik olayları kayıt altına alıyordu.
Kazı ekibi tarafından yapılan açıklamada, Göbekli Tepe’nin üstünde bir çatı olduğuna dair bazı bulgular buldu. Buna göre ise ortaya atılan bu 2 iddia geçersiz sayılıyor. Çeşitli kısıtlamaların olduğu bir yapıda gökyüzünü gözlemlemek mümkün olmayacağı için bu teoriler günümüzde geçerliliğini yitirmiştir.
Hepimizin bildiği gibi tarih asla kesin değildir, önümüzdeki yıl farklı arkeolojik kalıntılar ile bu teoriler gerçek olabilir ve bilinen en eski gözlemevi unvanını Göbekli Tepe’nin olabilir.
Avcı-Toplayıcıların Ay Takvimi Warren Field
İskoçya’nın Aberdeenshire bölgesindeki kazılarda bulunan Ay’ın hareketlerini gösteren Warren Field takvimi bulundu. Bu keşif şimdiye kadarki en eski takvimin keşfidir. Keşif öncesi böyle bir takvimin veya ölçüm aletinin Mezopotamya bölgesinde Sümerliler tarafından temelinin atıldığı sanılıyordu. Fakat bu arkeolojik keşif ile astronomi alanı içerisinde yapılan çalışmaların çok daha eskiye gidebildiği gözlemlendi. MÖ 8000 yılları arasında yapıldığı tahmin edilen oyuklar avcı-toplayıcılar tarafından mevsim geçişlerini takip etme amacıyla yapıldığı sanılıyor.
Nabta Playa Kalıntıları
1973 yılında Mısır’da keşfedilen Nabta Playa kalıntıları MÖ 7500 yıllarına tarihlendirilmektedir. Genişliği 2.5m olan arkeolojik kalıntı çeşitli astronomik ve matematik dallarında çalışmalar yapmak adına yapıldığı sanılıyor. Aynı zaman dini ritüeller, çeşitli şenlikler ve kutlamalar yapıldığı da biliniyor.
Stonehage kalıntılarından çok daha eski olan Nabta Playa kalıntıları döneminde yılın en uzun ve en kısa günlerini, ilkbahar, yaz, sonbahar, kış gibi mevsimlerin geleceğini hesaplamak adına dikili taş çemberlerinden oluşur. Mısır coğrafyası içerisinde bilinen en eski antik takvim yapıtıdır. Nabta Playa kalıntıları aynı zaman yaz gündönümünü ve musonları takip etmek içinde kullanılıyordu. Araştırmacılar tarafından gözlemevi olarak değil takvim yapıtı olarak adlandırılıyor.
Dünyanın İlk Rasathanesi Goseck Gözlemevi – Astronomi Çalışmaları
Dünyanın bilinen ilk rasathanesi 1991 yılında Almanya’nın Goseck şehrinde bulundu. Tarihi günümüzden 7000 yıl öncesine MÖ 5000 yıllarına kadar dayanıyor. Güneşi gözlemlemek adına yapılan gözlemevine dair tam olarak kesin kalıntılar bulunmamakla birlikte arkeologlar tarafından çıkan kazılarda bulunan kalıntılar buranın güneşi gözlemlemek, dini ritüeller ve daha bir çok amaçlı kullanıldığını tespit etti. İnsanların güneşi gözlemeyerek yılın en uzun ve en kısa günlerini tespit etmek amaçlı olarak kullanıldığını ve bunun dini bir kutlamaya vesile olduğunu dair arkeologlar tarafından kalıntılar bulundu. 300 ila 400 yıllık bir kullanım süresi olduğunu hesaplayan arkeologlar gözlem evinin aynı zamanda normal günlerde pazar, infaz törenleri ve düğün şenlikleri gibi amaçlarla da kullanıldığını söylüyor.
75 metre çapında, iç içe oturtulmuş iki çember ve çember başına 3 adet kapı bulunan Goseck kalıntılarının yaklaşık 2,5 metre yüksekliği bulunmaktadır. Etrafı hendek ile çevrili olan yapının içerisinde bulunan çemberlerdeki kapıların gün batımı ve gün doğumuna göre hizalandığı arkeologlar tarafından tespit edilmiş.
Osmanlı Rasathaneleri hakkında bilgi almak için tıklayın.
Yakında eklenecek konular ile astronomi tarihinin devamlılığı sağlanacaktır.
2 yorum
Great ?V I should definitely pronounce, impressed with your web site. I had no trouble navigating through all the tabs as well as related info ended up being truly easy to do to access. I recently found what I hoped for before you know it in the least. Reasonably unusual. Is likely to appreciate it for those who add forums or anything, website theme . a tones way for your customer to communicate. Excellent task..
I consider something really interesting about your blog so I saved to bookmarks.